Hep yokus yukari mi hayat ? Hep mi ayaklarina batar yürüdügün sevda? Sus kalmaya sustali namlu gibi, sakagima dayanmaya yemin ICMISSIN ASK!!! (gece) .....

18 Eylül 2008 Perşembe

UNUTMAK !!!

Unutmak, ne dipsiz birşeydir ki unutanlara unuttuklarını bile unutturuyor Unutulmak,
ne acı birşeydir ki unutulanın unutuluşuna ağlayışını kimse hatırlamıyor.

Unutuştan çıkarıldık her birimizYüzümüz gün yüzüne değeli, tenimiz güneşe erişeli beri unutulmaktan alındık, unutmaktan sakındık Hatırı sayılır olduk
Ne varki, unutmak yaşamak kadar elimizin altında ve unutulmak ölüm kadar yanı başımızda
Ölüm, bizi geldiğimiz yere isyana götürüyor tekrar
Ölüm, unutuşlara gömüyor yüzümüzü
Tenimizi tanıdıklarımıza yabancı kılıyor
Yaşarken ölümü anmıyoruz o yüzden
Yaşarken, ölümle aramıza sahte uzaklar koyuyoruz
Unutulmak korkusu bu
En çok, unutulacağımızı unutuyoruz
Ve...ve herkesin unuttuğu anlarda hatırlanmaya değer olmadığımız zamanlarda hatırımızı tek sayanın yaradanımız olduğunu çabucak unutuyoruz...
Sen ki hiç unutmadın ve hiç unutmazsın bizi Bize senin zikrini unutturma RABBİM...!
Hatırlaki, toprak, ayağının altından çekiliyor Ellerin son defa dokunuyor güle ve güne
Gözlerinin karası son kareyi alıyor ışıktanVe karanlığa hazırlanıyorsun
Göz kapaklarının kapanışı seni bir damla ardına götürecek
Unutmaya ve unutulmaya hazırlanıyorsun...
Varlığın,incecik dudaklarda bir kuru söze dönüşecek
O dudaklardan, insan sıcağını tadamıyacaksın mesela
Hatıran bir taştan ve hüzün renkli bir topraktan ibaret kalıcak
Kahkahalar seni yalnız bırakacak
Mutluluklar seni hesaba katmadan tamam olacak
Sana arkalarını dönecekler, dönüp yüzüne bakmayacaklar
Seni kokun, uzakların kokusu olacak,tenin toprağın soğunu tadacak Ve gelecek ölüm, gözleri gözlerin olacak
Hatırlaki yarın ki gün seni taze bir toprak yığınının altında bulacak

Bir gün saatinin akrebi senin uzanamadığı anlara doğru dönecek
Sen olmayacaksınVe kolunda ki saat sensin zamanları tırmanıyor olacak
Sulamayı unuttuğun çiçeğin bile senden sonra solacak
Yüzüne gün ışıgı vurmayacak
Hayatının ebedi rengini dar ve sessiz bir boşlukta bulacaksın
Ya küle dönecek, ya güle dönüşeceksin
Yarınsız ve sonsuz bir günün yanağında incecik bir gamze olup kristalleşeceksin
Yüzün solacak, ellerin hiçbir yere varmayacak, parmakların hiçbir şey göstermeyecekVe ayaklarının altında hep boşluk kalacak
Unutmaki şimdi toprak ayağının altından çekiliyor
Yürüdükçe ince bir hesap çizgisine çekiliyorsunUnutmaki elinle ölüme dokunuyorsun, elinle ölümü dokuyorsun...
Hatırlaki gözlerin ölüme bakıyor
Gözlerin bir cesedi alaca karanlığa taşıyor Hatırla o zamanı ki sen boz topraklar altında derin unutuşlarda eriyorsun
En son kaleminin karanlık izi kalıyor soğuk sayfalarda
Ve sözlerin kırık dökük hatıralara dönüşüyor
Solgun bir gül gibi elden ele, dudaktan dudağa dolaşıyor
Hatırla hatırlaki sen sözleri genç kalpleri taze aşkalara taşıyan ölü bir şairsin
Hatırlaki sen masum ve sonsuz bakışlı gözlerin kapı aralarında beklediği bir babasın Baba!
Çığlıklarını sana eriştiremiyor oğlun
Elinin sıcağı özlenen sevgilisin sen
Hatırla hatırlaki bir mezar taşında iki rakam arasında çizilmiş eğriti bir çizgiye indirgenmişsin
Mezar taşın unutuldu
Ve hatta mezar taşın bile seni unuttu diyelim Ve hep başkaları var dışarıda Hep yabancılar geziyor yıkık mezar taşları arasında
Kimsenin tanıdığı değilsin artık...
Kimsenin özlediği değilsin...
Kimsenin beklediği değilsin...
Kimsenin ardı sıra gözyaşı döktüğü değilsin...
Kimsenin ölüsü de değilsin...
Tıpkı şimdi olduğu gibi
Oysa sen ve son ne kadar da uzak görünüyordunuz birbirinize
Ey Rabbim senden bir teşehhüt miktarı ömürBir LA İLAHE İLLALAH miktarı ölüm istiyorum senden...
AMIN)))))
www.birlikteforum.com Alinti...

Hiç yorum yok:

"Sen" Yazdigim Son Siirimsin... Nasil Baslayacagimi Bilemedigim... Ve Bitirmek Istemedigim... "Sen" Gitmek istedigim En Son Sehirsin Gitmeye Cesaret Edemedigim Ama Dönmeyi de Bir Türlü Ögrenemedigim... Ve "Sen" Kalbimin En Son Duragisin Kalbinde Son Olmak Istedigim (din)